Soru: 2001 yılında da Müşteri ilişkileri yönetimi otomasyonu yatırımlarımızı tamamlayacağız. Yıllardır zaten müşteri odaklı çalışıyoruz. Sektörümüzde bu konudaki standartları biz oluşturduk. Ancak hala websitemizi yaptırmadık. Seçim yaparken nelere dikkat etmemiz gerekir?


2001 yılında hala bir websitesi olmayan bir şirketin müşteri odaklı olduğuna inanmak çok zor. Belki de çok mükemmeliyetçi olduğunuz için bir türlü karar veremediniz. Elinizi çabuk tutmanızı tavsiye ederim.

Website’si hazırlarken dikkat edilecek 2 kategori detay var. Birinci kategori kısaca “ziyaretçiler kaybolmadan, dolaşıp, aradıklarını bulabiliyorlar mı?” sorusu ile ilgili detaylardır. İkinci kategori de kısaca “bir gelen, bir daha gelir mi?” sorusu ile ilgili detaylardır. Birinci kategori iyi bir “tasarımcı” tarafından tasarlanmak ve iyi bir “mühendis” tarafından programlanmayı gerektirir. Ancak ikinci kategori için iyi bir “pazarlamacı”ya ihtiyacınız var. Bu kategoride başarılı olmanın şartı, ilişki kurma ve geliştirme becerisidir. Bunun için gerekli ortamı ve araçları geliştirmeli, buna paralel olarak de ziyaretçilerinize tanıtmalısınız.

Sitenizin içeriğinde yer verdiğiniz her şey bu siteyi gezenlerin hakkında konuşabileceği ilginçlikte olmalıdır. Kendinizden bahsederken kullandığınız üslup bile çok önemlidir. Websitesi kimin okuyacağını bilmeden yazdığınız bir faaliyet raporu veya katalog değildir. Tam tersine okuyan herkesi bir şekilde tanıyacağınız, anında tepkilerini alacağınız bir mecradır. Farklı okuyuculara farklı içerikler sunmanız gerekir. O açıdan bu “inşaatta” çalışacak mimar ve mühendislerden ziyade ziyaretçilerin bakış açısını getirecek olan pazarlamacıların hazırlayacağı konsept daha önem kazanmakta.

Sadece İstanbul’da websitenizi yaptırabileceğiniz 700 kuruluş var. Buralarda çalışan gençlerin herbiri iyi birer tasarımcı veya programcı. En zayıf yanları da müşteriyi kendileri gibi zannetmeleri ve güncel olana düşkünlükleri. Websitenizin konseptini internet üzerinden pazarlama konusunda uzman kuruluşlar veya reklam şirketiniz ile birlikte belirledikten sonra uzman bir tasarım gurubuna anlatarak işe başlamanız sonucu çok değiştirecektir.

Bu uzmanların seçerken sitenizin ne sıklıkta revizyona uğrayacağını düşünmelisiniz. Buna cevap vermek kolay değildir. Ne sıklıkta ambalaj değiştirmek zorunda olduğunuzu düşünün o süreyi 10’a bölün. Yani; sektörünüzde ambalaj yenileme süresi 5 yıl ise websitesi yenileme süresi 6 ay olacaktır. Bu kadar kısa sürelerde websitesi yenileyecekseniz, sürekliliği sağlamak adına daha kurumsal bir tercih yapmalısınız. Eğer 2-3 senede bir yenileyecekseniz (çok nadirdir) iyi referansı olan herhangi birine yaptırabilirsiniz.

Soru: Perakendecilik alanında faaliyet gösteriyoruz, ancak internet üzerinden alışverişe pek sıcak bakmıyoruz. Mağaza zincirlerinin internet’e geçmesini doğru buluyor musunuz?


Bu kararı sizin vermemeniz gerektiğini düşünüyorum. Bu sizin istemenizden ziyade müşterinizin isteği ile bağlantılıdır. Müşteriniz mağazanıza fiziken gelip alışveriş yapmak zevkini internetten alışveriş etme kolaylığına tercih ettiği müddetçe internet üzerinden sadece bilgi, haberleşme ve katalog hizmeti vermeniz yeterlidir. Ancak verdiğiniz hizmet ve sattığınız ürün ayrıcalığını kaybettikçe, müşteriniz “sanal” alışverişe yönelecektir. Bu arada size küçük bir ipucu! Mağazanızda “pazarlık usulü” satış yapılıyor ve mağazaya gelen “karlı” çıkıyorsa, korkmayın henüz internetten alışveriş paniğine girmenize gerek yok.

Soru: Internet üzerinden iş yapmak istiyoruz. Web sitemize isim bulmakta zorlanıyoruz. Ne tavsiye edersiniz? Zakki gibi isimler mi bulmak lazım?


Zakki gibi isimler derken kısa, anlamsız ve “enteresan” veya moda deyimle “cool” isimleri kastediyorsanız, fazla uzak sayılmazsanız. Internetin ilk döneminde moda olan “genel” isimlerin yerine artık “özel” isimler tercih ediliyor. İlk oyun sitesinin isminin mesela oyun.com gibi genel bir isim olması tanınması ve bulunması için faydalı idi ancak birçok oyun sitesi açıldıktan sonra oyun.com “hangi oyun” sorusuna muhattap ve kişiliksiz kalıyor.

Yapacağınız iş için ters kaçmayacak, başka dillerde, özellikle 3 büyük dilde yanlış anlaşılmayacak “özel” bir isim bulmanızı tavsiye ederim.

Harflerin klavyede yakın olması bence fazla önemli değil. Hele 2 klavye kullanılan ülkemizde iyice anlamsız.

Kısa olması iyi olur ancak belli başlı “uzatmalarda” kısa isim kalmadı. Uzatma olarak “.com” dan vazgeçmeyin derim. Hele meşhur bir “.com” un “.net” veya “.tv” gibi uzatmalarını almak marifet değil sadece para ve zaman kaybıdır.

Yaratıcı ve özgün olun. Ancak kişiliğinize aykırı bir uca da gitmeyin. Unutmayın bu ismi inşallah yıllarca taşıyacaksınız. Uzun ömürlü olsun. Kendinize yeniden bir ad koysanız ne yapardınız? Yine aynısını mı koyardınız? Yoksa değiştirir miydiniz?